2018-19 TFF 1. Lig 3. Hafta / Gençlerbirliği - Eskişehirspor

26 Ağustos Pazar, 2018
Saat: 19:15

Stat: Ankara Yenikent Stadyumu

  • Kazanırız
  • Berabere kalırız
  • Kaybederiz

0 oylayanlar

Süper Lig’e dönmek istiyorsak, böyle maçları kaybetmemeliyiz. Bu hafta karşımızda farklı bir Eskişehirspor bulabiliriz. Bu hafta içinde transfer sorununu çözerlerse maça as takım ile çıkabilirler. İnşallah kazanıp üçüncü haftayı da kayıpsız geçeriz.

Bu ligde tabiki 2 de 2 başlamak iyi ama. Kırılgan bir lig, en ufak bir cddiyetsizlikte tepetaklak olabiliyorsunuz.Geçmişte çok takım bu durumu yaşadı. Onun için maç maç düşünüp Eskişehir maçında kazanmak için oynamalıyız. Takım fena değil bu arada

1 Beğeni

Ben kazanacağımız kanısındayım. Rakip bir as oyuncusunu da kırmızı kartla kaybetti.

1 Beğeni

Maçın hakemi Sarper Barış Saka. Bilet fiyatları; maraton 20tl, kapalı 25tl. Eskişehirspor lisans problemini çözemezse maça ideal kadrosuyla çıkamayacak.

1 Beğeni

Bilet fiyatları zamlanmış. Şampiyonluğa gidersek daha da zamlanır. Bence kombinesi olmayanlar kombine alsın iş işten geçmeden

2 Beğeni

Eskişehirspor maç saatine kadar transfer yasağı sorununu çözemeyecek ve bizim maça da altyapı kadrosuyla çıkacak gibi gözüküyor. Ama bütün bu olumsuzluklara rağmen takımı bırakmayan ve bu maçta da kendilerine ayrılan 900 kişilik tribünü dolduracak, takdiri hak eden, tutkulu ve güzel bir taraftarı, maça yüreğini koyan genç oyuncuları var. Eskişehirspor, hangi ligde ve ne kadar kötü durumda olursa olsun Eskişehirspor’dur, havaya girip hafife almamak gerekir. Oynadıkları iki maçta iyi mücadele ettiler ve goller attılar. Bizim maçta da iyi mücadele edecekler. Bu maçı ciddiye almamız ve puan kaybetmememiz lazım. Taraftarımız da tribünde sadece takımımızı desteklemeye odaklanmalı, çirkin tezahürattan kaçınmalı.

2 Beğeni

Eskişehirspor taraftarı bu kötü günlerine dikkat çekmek için siyah giyineceklerini söylediler. Keşke organize olup biz de destek olsaydık renktaşlarımıza.

2 Beğeni

Ben de Alkaralar’ın “Kara Şeytanlar” kliğinin simgesi olan siyah tişört ile geleceğim maça… :slight_smile:

1 Beğeni

Üçte üç yapmak müthiş bişey gibi görünsede hala iyi bir takıma karşı oynamadık bu haftaki osmanlı maçı heralde en zoru olacaktır milli araya kayıpsız girersek harika olur
Takımda defans ve orta saha bu lig için çok iyi denebilir ama ahmet İlhan ve jailton ikilisinin yerine daha iyi kanat oyuncuları alınabilirse hersey çok daha güzel olabilir

1 Beğeni

Maçtaki oyun, atılan goller ile ilgili bir yorum yapmayacağım. Çünkü çok tuhaf bir maç oynadık. Sahaya tam kadro çıkan bir Gençlerbirliği ve transfer yasağı sorununu çözemediği için U21 takımıyla sahaya çıkan Eskişehirspor karşı karşıya… Türk futbolunun içler acısı halini çok açık bir biçimde gösteren bir tablo… “Kulüp yönetiyoruz” adı altında kurulan Yolunda A.Ş.'lerle birçok kulübün geldiği nokta bu… Bu kadar taraftar potansiyeli olan, Süper Ligde yayın gelirleri, sponsorlar, reklamlar, bilet satışları, futbolcu satışları (hemen hatırladığım iki isim Alper Potuk, Tarık Çamdal) ile muazzam paralar kazanan Eskişehirspor, bugün Süper ligde şampiyonluğa oynayan kulüplerin başında gelmesi gerekirken basında okuduğum kadarıyla 150 Milyon lira borçluysa, borç batağından çıkamadığı için transfer yasaklarına maruz kalıyorsa ve daha da acısı ödenmemiş borçlarından dolayı transfer yasağı sürerken 13-14 futbolcu transfer edip, yasağı kaldırmak için belediye başkanından, siyasilerden, şehrin zenginlerinden medet umuyorsa bu işte bir yanlışlık yok mu? ESES’i bu borç batağına sokanlardan hesap soruldu mu? Kulüp yöneticileri, ESES’in içinde bulunduğu durumu muhasebe ve banka kayıtlarına göre nasıl açıklayabiliyorlar. ESES’i bu hale kim, nasıl getirdi. Tabii sadece ESES değil, geçmişte Ankaragücü, şimdilerde Karabük, Mersin İdmanyurdu, Gaziantepspor ve ilerleyen günlerde, aylarda ortaya çıkacak diğer kulüpler… Bazılarını Atilla Türker’in cesurca yazdığı ülkemiz kulüplerinde kurulan “Yolunda A.Ş.” şubeleri… Bunlara bakan, bunlarla ilgilenen, bu kulüpler nasıl bu hale düştü/düşürüldü diye araştıran adli ve idari merciler var mı? TFF ve Kulüpler Birlikleri ne iş yaparlar?

Neyse, gelelim bize… Kapalı Tribündeydik, attığımız gollere hakkıyla sevinemedik. Aslında böylesine iç acıtan bir maçı izlemek için stada gelmek bile bir taraftar için büyük bir fedakârlık bence. Ve böyle bir maçta, Tribün Dergi, Gençlerbirliği ve Eskişehirspor Facebook sayfalarında okuduğum bazı mesajlardan anladığım kadarıyla gol sonrası Gençlerbirliği tribününde “Koyduk mu?” tezahüratı yapılmış. Bizim tribünde böyle bir tezahürata şahit olmadım. Karşıdaki Maraton tribününün sesi de bize kadar gelmediği ya da ben duymadığım için böyle bir tezahürattan haberim yoktu. Eskişehirspor taraftarları, Gençlerbirliği tribününden “Koyduk mu?” tezahüratı yapıldı diyorlarsa, doğrudur ve yapılmıştır. Adamların yalan söyleyecek hali yok ya. Biz de Eskişehirsporlu genç futbolcuları sahadaki mücadelelerinden dolayı takdir ettik, tribünümüzün önünden geçerken alkışladık, lehlerinde tezahürat yaptık, hatta o ünlü “ES ES ES Kİ Kİ Kİ ESKİ ESKİ ES!” tezahüratını söyledik. Bizim Eskişehirspor’la, Eskişehirspor futbolcularıyla, Eskişehirspor taraftarıyla bir sorunumuz yok ki. Bundan yıllar önce Eskişehirspor 3. Ligde mücadele ederken, Ankara’ya bir maç için gelen taraftarlarıyla halı saha maçı bile yapmıştık.

Arkadaşlar, ayıptır. Yıllardır yazıp çiziyor, uyarıyoruz, Gençlerbirliği taraftarı centilmendir ve centilmen kalmalıdır. Gençlerbirliği taraftarına çirkin tezahürat, küfür, şiddet yakışmaz. Yapmayın, etmeyin. Belki çok iyi bir şey yaptığınızı sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Küfür etmeyin, rakibe karşı çirkin tezahürat yapmayın. Yanınızda, yakınınızda küfürlü ve çirkin tezahürat yapanları engelleyin. Bu futbol taraftar aleminde güzellikler pek görülmez de,10 kişilik bir grubun on saniye süreyle yaptığı “Koyduk mu?” gibi saçma ve çirkin bir tezahürat hafızalara tarihi bir not olarak kazınır ve taraftar camiaları arasında düşmanlıklara sebep olur. Bu böyle devam ederse, ileride deplasmanlara gidemez, gitseniz bile gittiğiniz şehirlerde rahatça gezemez hale gelirsiniz. İşin başka bir yanı, inanın ben şahsen sırf bu yüzden tribünden soğur hale geldim. Efendi seyircinin, efendi taraftarın tribünlerden uzaklaşmaya başladığının, tribünlerimizin iyice boşaldığının farkında değil misiniz? Bu saçmalığın son olmasını ve bir daha böyle saçmalıklar yaşanmamasını diliyorum.

5 Beğeni

hocam; ben ve kardeşim maratonda d bloktaydık. bir grup var ‘cephe’ diye. inanamadık. ‘‘koyduk mu?’’ diye uzun süre bağırdılar. Tribünü örgütlemeye çalıştılar. Bizler gençlerbirliği taraftar kültürünü bildiğimiz için eşlik etmedik. 4-0 dan sonra (herkesten özür dilerim) ‘‘çimlere basma es es çimleri eziyorsun kusura bakma es es … benziyorsun’’ gibi çocukça bağırdılar. Bunlar Gençlerbirliği tribünlerine yakışmıyor.

1 Beğeni

Anladığım kadarıyla Maraton’da Gençlerbirliği taraftarlık kültürüne yakışmayacak olaylar yaşanmış.

Buradan, benden küçüklerin bir ağabeyi, benden büyüklerin de bir kardeşi olarak Gençlerbirliği taraftar dernekleri ile Facebook, Twitter, İnstagram sayfalarının yöneticilerine sesleniyorum. Arkadaşlar, kardeşler, madem ki bu dernekler kurulmuş, bu sayfalar açılmış, en önemli görev Gençlerbirliği’nin centilmen sporculuk ve taraftarlık kültürünü korumak için çalışmaktır. Sportif başarı ya da başarısızlık, takımımızın oynadığı oyun ve aldığı sonuçlar, kulübümüzün iyi ya da kötü yönetilmesi vs. gibi konular da elbette gündemde olur ve tartışılır ama bunlar sadece ve sadece teferruattır. Gençlerbirliği taraftarlarının liglerimizde gördüğümüz küfürbaz, kavgacı, saygısız taraftarlar gibi olması kabul edilemez. Bu yol iyi değil kötü bir yoldur. Sonu da iyi değil kötüdür. Hangi sebeplerle olursa olsun bir şekilde bu yola girmiş olan genç kardeşlerimizi bir şekilde efendi, centilmen ve saygılı taraftarlık yoluna yönlendirmeliyiz. Kısacası her zaman her yerde söylediğimiz, yazıp çizdiğimiz gibi Gençlerbirliği’nin tribündeki taraftar sayısı az ama özdür. Ama ülkenin her yerinde binlerce seveni vardır. Neden? Çünkü Gençlerbirliği taraftarı her şeyden önce futbolseverdir, hiçbir takımın taraftarıyla bir kavgası, düşmanlığı yoktur. Rakip olduğumuz bütün takımların taraftarları bizim dostumuzdur, arkadaşımızdır, kardeşimizdir, Maç sahada başlar ve sahada biter. Ama dostluklar her zaman sürer ve sürmelidir. Tribündeki sayımız az olduğu için her taraftarımız çok değerlidir ve her taraftarımız tribünde ve dışarıda Gençlerbirliği’ni temsil ediyor olarak kabul edilir. Eğer Gençlerbirliği armasını taşıyan bir forma, tişört, polar gibi bir giyecekle geziyorsak bunun hakkını vermeli, armanın saygınlığını korumalıyız.

Arkadaşlar, kardeşler, ne olursunuz uzun yıllar boyunca biriktirdiğimiz bu güzelliklerimizi bozuk para gibi harcamayalım. Kavga, şiddet, küfür, düşmanlık gibi çirkinliklerden uzak duralım. Tribünde küfürlü, çirkin ve rahatsız edici tezahürat yapmayalım; yapanları engelleyelim. Sosyal medyada küfürlü, çirkin ve rahatsız edici mesajlardan, tehditlerden kaçınalım. Gençlerbirliği taraftarlığının centilmenliğini her yerde en güzel bir şekilde gösterelim.

2 Beğeni

Ne Küfürbaz, Ne Arsızız, Ne Torpilli, Ne Yüzsüzüz ; İşte Bizim Tek Farkımız Biz CENTİLMEN GENÇLER’ liyiz !!!

Bu şekilde bir pankartımız vardı. Tribün kültürümüzü özetleyen anlamlı bir pankarttı.

3 Beğeni

Sevgili Gardaşım, gerçekten de ne oldu bu pankarta, ne oldu bu slogana?

Taraftar ortamımızda bu konuda maalesef rahatsız edici bir sessizlik var. Bir şeyler oluyor bitiyor ve ardından hiçbir şey olmamış gibi bu konu hiçbir ortamda konuşulmuyor ve tartışılmıyor. Bu şekilde devam ederse “Gençlerbirliği Taraftarlık Kültürü” diye bir şey kalmaz; özellikle aileler, kadınlar, çocuklar ve centilmen ve efendi kalmaya çalışan taraftarlar statlardan çekilmeye başlar. Bunu mu istiyoruz? Bunu istiyorsak sorun yok!

Gorunuse gore Genclerbirligi ve Ankaragucu taraftar profilleri yer degistirmeye niyet etmis.Yillarca Ankaragucu tribunune gitmeme , Ankaraya gelip tek mac izlememe sebebi o kufurbaz, ilkel topluluk simdilerde kendilerine sadece buyukluk destekle olur anlayisini uygun gormeye baslarken bin kere gorsem aklimin almayacagi sekilde gecen sezon Genclerbirligi maraton tribunde guruplasarak kufur eden taraftar goruntuleri ortaya cikti. Artik yonetimmi yoksa Erkan hocami biraz telkinde bulunur bilmiyorum ama birilerinin bunun kabul edilemez, Genclerbirligi ile asla bagdastirliamaz bir kotu gidis oldugunu hatirlatmasi gerekiyor.

Babalarimizin emaneti Genclerbirligi kulubunun taraftari kendine bunu yakistirmamali.Gecen yil Gaziantepsporlu cocuklar sahada yenilmelerine ragmen Ankaragucu taraftari onlari tribune cagirip sarildi sarmaladi onlarin gozyaslarini sildi Eskisehirin 16 yas alti kalecisinin sahaya cikmak zorunda birakildigi bu macta Genclerbirligi taraftarinin bundan fazlasini yapmasi gerekirdi.O cocuklari ezmekle taraftarlik olmaz.Kendi evladina sarilmayi beceremeyenler toplulugu olmayalim.

Eskisehir yolunda a.s. filminin son bolumu , sanayisi guclu, yerel ekonomisi ayakta bir sehirin Turk futbolunda efsane olarak yer almis Anadolu Yildizi lakabini yillarca tasimis bu klasik kulubunun dustugu durum gercekten dusundurucu ancak TFF ismi altinda istanbul mafyasi gorevini basariyla ifa eden kirlenmisler cetesi icin Ankaragucu Goztepe Karsiyaka Altay Samsun ne kadar anlam ifade etmisse Eskisehirde o anlami ifade edecek.

Nufusu 80 milyonu devirmis ve sozumuzona Avrupanin kiskandigi ulkede hala yoneticileri mal varliklariyla sorumlu tutacak dernekler yerine sirketler olarak faaliyet gostermelerini saglayacak bir kulupler yasasi yok.

Cemal Aydinin Ankaragucundeki hesap kitaplarini kim sorguladiysa, kim 12 yilin hesabini sorduysa Eskisehirinkinide o kisi ve kurumlar soracak…Yani hic kimse.

Turkiyenin 3 takimi takim basina 2 ser trilyon borc ile hala Avrupadan sezon basi 4 milyon Euroya oyuncu getirebilme iznine sahipken ESES Lerin yagmalanmalarina goz yumuluyorsa burada gorevi resmen kotuye kullanma soz konusudur.

Soylenecek o kadar cok sey varki…2 seneniz varsa kisaca anlatayim diyesim geliyor.

2 Beğeni

Yalnız kapalı tribün maç sonu Eskişekirli oyuncuları alkışladı ve es es es ki ki …tezahuratını yaptı. Olumlu bir olguyuda atlamayalım.

Ahmetçiğim, Kapalı’da Eskişehirsporlu futbolcuları uğurlarken yaptığımız "ES ES ES Kİ Kİ Kİ ESKİ ESKİ ES!” tezahüratı Kapalı tribün için olumlu bir olgu. Bunu da önceki mesajımda ben de yazmıştım zaten. Eskişehirspor taraftarlarının sosyal medyasında, Maraton’da “Koyduk mu!” tezahüratı yapanlar aleyhindeki yorumların ve ikinci yarıda Eskişehir’de oynanacak maç için tehditkâr mesajların haddi hesabı yok. İkinci yarıdaki maç için hızlı trenle münferit olarak Eskişehir’e gidecek arkadaşlarımız büyük sıkıntı yaşayabilir, saldırıya uğrayabilirler. Geçmişte bir Ankaragücü taraftarının Eskişehir’de bir kafede bıçaklandığını unutmayalım. 10-15 kişinin 10 saniye süreyle yaptığı bir “Koyduk mu!” tezahüratı birçok Gençlerbirliği düşmanı yaratmış oldu. Yani bu durumda bizim Kapalı’da yaptığımız “ES ES ES Kİ Kİ Kİ ESKİ ESKİ ES!” tezahüratının, dostça yaklaşımımızın bir anlamı kalmamış oluyor. Çünkü bu konudaki ilk mesajımda belirttiğim gibi, bu futbol taraftar aleminde güzellikler pek görülmez de,10 kişilik bir grubun on saniye süreyle yaptığı “Koyduk mu?” gibi saçma ve çirkin bir tezahürat hafızalara tarihi bir not olarak kazınır ve taraftar camiaları arasında düşmanlıklara sebep olur.

Onun için bu vesileyle Gençlerbirliği taraftar dernekleri ile sosyal medya sayfalarının yöneticilerine bir kez daha sesleniyorum. Bu saçmalığı ciddiye alın ve durdurmaya çalışın. Yoksa bu gidişle lig mücadelesi de kızıştıkça, her maçta yapılacak böyle saçma sapan tezahüratlar sonucunda dostumuz kalmayabilir ve bir sezonda tüm takımların taraftarları Gençlerbirliği taraftarlarına düşman olabilir.

2 Beğeni