Dön dolaş başa geldik gibi…
Teşekkürler Serkan’cım. Oldukça aydınlatıcı olmuş ve lakin bu aydınlatıcı açıklamadan bizim için pek de aydınlık bir gelecek beklentisi çıkmıyor. Hoş, az harcama yetkisi = az Yolunda A.Ş. sonucu da (mecburiyetten) çıkarılabilir ama …
2 Beğeni
Şunlar da tartışma konusu olmalı bence:
-
Futbol kulüplerinin yardım toplaması etik mi? Bu iş sonuçta bir rekabet işi. Bu rekabetin en önemli kalemlerinden bir tanesi ekonomik rekabet. Sen yıllarca kulübü kötü yönet, sonra bağışla bir günde rakiplerinin bir sezonda kazandığından fazla para kazan. Sportif rekabete uymayacak bir hadise.
-
Futbol kulüplerinin sırtında bir kambur olan futbolcu primleri. Maçlar oynanıyor ve 28-29 haftaya gelindiğinde, küme düşme ihtimali olan takımlar, sezon boyu ödedikleri primlerin çok üstüne çıkmaya başlıyorlar. sene boyu 20 bin tl galibiyet primine oynayan takımlar, son haftalarda 150 bin prime oynamaya başlıyorlar. orta sıralarda bir takımla oynadıklarında, rakip 20 bin prime oynarken, küme düşme hattındaki takım 150 bin prime oynuyor. Bu da rekabeti bitiren bir durum. Ayrıca atıyorum göztepe oyuncuları sezon boyu çalışıp 20 bin primden 25 haftada 10 galibyet alıp ligde kaldıklarında, 200 bin prim geliri elde ediyorlar. Ancak sezon boyu başarısız konyaspor, son üç maçında 150 bin primden 3 maç kazanında 450bin prim geliri alıyorlar. Bu prim sistemi engellenmeli. Sene sonu hedefe göre sene başından prim belirlenmeli. Bunun dışında kulüplerin prim ödemesi yapması yasaklanmalı. Para için oynayacak, para azken oynamayan oyuncu hiç oynamasın.
2 Beğeni
Serkancığım çok haklsın. Yardım toplanması konusunda yardımda bulunanları da şiddetle eleştirmek lazım bence. Sadece profesyonel spor kulüpleri değil, hepsi birer Yolunda AŞ’ye dönüşen ve elleri halkın cebinden hiç çıkmayan tüm oluşumlara para yardımında bulunmak da maddi ve moral olarak bu kirli düzenin sürmesine katkı sağlıyor.
Öte yandan bu maç primlerini duyunca inanın futboldan soğuyorum. Jetonla çalışan makineler gibi… Ne meslek ahlakı ne de gurur, onur, şeref, haysiyet var.
1 Beğeni
kulüpleri batıranlar sahıslar, kendi açımdan yardım kampanyalarını olumsuz bulmuyorum. zaten ekonomik olarak baktığında rezalet bir durum var. kıyaslayabilirsek söyle kıyaslayabiliriz, bizim gelir gider + borç hacmimiz ile örneğin beşiktşın ki ni karşılaşırsak, sanırım Beşiktaş çok kötü durumda kalır. Bi yandan özellikle İstanbul takımları yaklaşan satış tehlikesine karşı pozisyon almaya çalışıyorlar. yapabildiklerimi yapmaları gerekiyor bence.
cavcav sanırım prim hiç vermezdi, hatta oyuncuya para veriyorum zaten neden prim vereyim bi de diyordu. son senelerin de vermeye başladı. Onlarda küçük rakamlardı
**
Koç yardımı boş kulandı
Fikret Orman son 2 yıl ihtiras a kapıldı tekrar kulübü çökertti fakat CL den başarı aldı(Şenol hoca)
Çebi düzgün birine benziyor +sergen ile iyi işler çıkarabilirler mali açıdan.
2 Beğeni
Bu prim olayı yine ■■■■■■■■■ isimli dallamanın getirdiği şey. Cavcav hayattayken 10 bin TL prime oynayan takım, ■■■■■■■■■ isimli dallama zamanı 80-90 bin prime oynadı. ■■■■■■■■■ sansürlü, dallama sansürsüZ, tam da olması gerektiği gibi
1 Beğeni
Yardım toplama bana göre de olumsuz değil. Sorun türkiyenin taraftar yapısında. Dünyanın hiç bir yerinde bir kentte kentin takımını tutan kişi sayısının başka takımları tutanlardan az olduğunu sanmıyorum. Varsa bile avrupada değildir orada da varsa bir düzine yi geçmez sanırım. bir diğer sıkıntıda klüplerin bağlı olduğu yasa sorunu klüplerin dernekler yasasına bağlı olarak yönetilmesi. . dernekler yasasından iyi olsada şirketler yasasına göre de yönetilmesinin de Bizim gibi yan yolların sevildiği ulkede çok sakıncası var. en doğrusu belli ekonomik büyüklüğe ulasan klupler için özel yasa çıkarılıp. bir sekilde usulsuz harcamanın veya limiti asan harcamanın klup başkanına bağlamak.
birde prim meselesi Serkan haklı ama önüne geçmek çok zor. bunun yerine federasyonun ligde yayın gelirinde sıralama payı verip bununda belli oranının futnbolculara zorunlu prim halıne getirebilir.
Bence ikide bir taraftarı az olan kulüplere laf atmak yerine, üç İstanbullu da dahil olmak üzere, borç batağında debelenen, bilançolarına bakıldığında aslında iflas halinde olan, borçlarını çeviremeyen, türlü hileli ve muvazaalı işlemlerle borç çevirmeye çalışan, devletin, belediyelerin ve siyasilerin gizli yardımlarıyla ayakta kalmaya çalışan, sürekli puan silme ve transfer yapma yasağı cezası alan, her biri birer Yolunda A.Ş. haline gelmiş kulüplerin küme düşürülmesi ve hatta kapanması gerekenlerin de kapanıp tarih olması lazım. Bu, Türk futbolunun yeniden yapılanması ve sağlıklı temellere oturtulması için şart. Futbol yeniden yapılandıktan sonra taraftar da bulunur, tribünler de dolar. Ama bu köhnemiş yapının mutlaka yıkılması gerekiyor. Türk futbolu iyi yönetilen, kendi yağıyla kavrulan, borçsuz kulüplerle ayakta kalabilir.
1 Beğeni
hürriyet com tr den tahir kum un yazısı
Gözler Riva’da, kaos kapıda: Limit meselesi kördüğüm oldu
TFF Yönetim Kurulu bugün tarihi bir toplantı yapacak. Nihat Özdemir federasyonu, büyük bir krize dönüşen takım harcama limitleri için son sözü bugün söyleyecek. Süper Lig takımları limitler konusunda 7 farklı öneri getirdi, hiçbiri 21 imza toplayamadı.
Bugün Türk futbolu için tarihi bir gün. Sebebi de; nihat Özdemir federasyonunun, hayata geçtiği günden bu yana her transfer döneminde büyük bir krize dönüşen limit meselesi için nihai sözü söyleyecek olması.
Hatırlarsınız; bundan yaklaşık iki hafta önce Riva’da, kulüp lisans kurulunun da hazır bulunduğu zirvede TFF yönetimi ile kulüp başkanları arasında oldukça gergin ve sıcak saatler yaşanmıştı. nihat Özdemir ile Ali Koç, Ahmet Ağaoğlu ile Özdemir ve Koç arasındaki o sert diyaloglar gazete manşetlerini süslemişti. Sebebi de malum, o gün masadaki 6 kulübün görüşleri aksine Galatasaray ve Trabzonspor’un limit meselesinin revize edilmesine sert bir şekilde karşı çıkmasıydı. Yaşanan karşılıklı diyaloglar ve tartışmalar Özdemir’in, “Burada sadece 8 kulübüz benim için önemli olan 21 kulübün ortak görüşü. Gidin önerilerinizle ilgili imzalarınızı alın. Şunu da şimdiden hatırlatayım 21 imzalı olmayan hiçbir öneriyi bırakın tartışmayı gündeme dahi almam” sözleri, gerginliği bitirmek yerine daha da artırmıştı.
ALİ KOÇ’UN TEPKİSİ
Ali Koç bu yaklaşıma sinirlenmiş; “20 kulübün istediği bir şeyi sırf bir kulüp istemiyor diye yapmayacak mıyız?” diye tepki göstermişti. Kulüpler Birliği Başkanı Mehmet Sepil’in çabalarıyla sakinleşen zirve, Özdemir’in, “Kulüpler Birliği’ni toplayın. Kimin ne isteği varsa yazsın. Benim tek kriterim 21 ıslak imzadır” demesiyle son bulmuştu. ve iki gün sonrası Kulüpler Birliği İstanbul’da toplanmış, başkan Sepil de, kulüp başkanlarına Riva’da yapılan o zirvenin özetini yaparak; “Arkadaşlar kimin ne önerisi varsa söylesin. Hepsini ayrı ayrı tüm kulüplerin imzasına sunacağız. Çünküfederasyon başkanımızın isteği böyle” demişti.
DOSYA ARTIK TFF’DE
ToplAnTının sonunda Fenerbahçe, Trabzon, Kasımpaşa ve Antalya’dan gelen toplam 7 farklı önerinin 21 kulübün imzasına sunulmasını oy birliği ile kabul etmişlerdi. Toplantının ardından metne dökülen bu 7 öneri kulüplere gönderilerek başkanlardan her bir öneri için ayrı ayrı görüş ve imza talebinde bulunuldu. Nihayetinde 14 Ağustos günü kulüplerin imzasına sunulan ve içinde 7 önerinin (talebin) bulunduğu dosya, 19 Ağustos’ta TFF Yönetim Kurulu’na sunulmak üzere Riva’ya, genel sekreterliğe gönderildi.
EN ÇOK İMZAYI FENERBAHÇE’NİN ÖNERİSİ TOPLADI, AMA 2 EKSİKLE…
Peki Fenerbahçe, Trabzonspor, Kasımpaşa ve Antalyaspor’un imzaya açılmasını istediği öneriler neydi? Ve kulüpler TFF başkanı için ‘olmazsa olmaz’ olan o 21 imzayı bulabilmişler miydi?
Gelen dosyada hangi önerinin hangi kulübe ait olduğu belirtilmiş ve kulüpler her biri için ayrı ayrı görüş belirtmişlerdi. Dosyada dikkat çeken enönemli ayrıntı 21 kulübün tümünün imzaladığı tek bir öneri dahi olmamasıydı. Yine bir başka ayrıntı da 7 farklı öneriyle ilgili olarak 21 kulüp arasında Trabzonspor’un kendisine ait iki önerisinin dışındaki tüm önerilere şerh düşen tek kulüp olmasıydı. Yine dikkat çeken bir başka nokta da Fenerbahçe’nin limit konusundaki önerisinin Galatasaray ve Trabzonspor’un dışında 19 imzayla en çok imza toplayan öneri olmasıydı.
19 KULÜP iMZA ATTI
Fenerbahçe’nin talebi olarak imzaya açılan ve 19 kulübün imzasını alan öneri; ‘kulüplerin finansal kuruluşlara yapılacak olan anapara ödemelerinin takım harcama limitinden düşülmemesi’ idi. Bir diğeri de ‘harcama limiti için konulan yüzde 15 ‘lik sapma oranının yüzde 40’a çıkartılması’.
Edindiğimiz bilgiye göre bu iki öneriye hem Galatasaray hem de Trabzonspor imza atmamış. Yine Antalyaspor’un önerisi olarak imzayasunulan ‘asgari harcama limiti tüm kulüpler için minimum 80 milyon TL olsun’ talebi de 13-14 kulübün imzasını alabilmişBEŞiKTAŞ, SGK VE VERGİ BORÇLARININ BİR YIL ÖTELENMESİNİ İSTEDİ
Dosyada ‘TFF’nin bu sezon için kulüplerden transfer dönemiyle ilgili olarak SGK ve vergi borçları konusunda borçsuzluk yazısı istememesi ve bonservis amortismanlarının takım harcama limitlerinden düşülmemesi’ önerileri de Beşiktaş Kulübü’nün önerisi olarak imzaya sunulmuş. Beşiktaş’ın görüşü; ‘pandemiden dolayı herkes için yapılan bu öteleme kulüplerimiz için de yapılsın. Bu bir yıl ertelensin.’
Bu da kulüplerin çoğunun desteğini almış. Sanırım buna Trabzonspor ve Galatasaray’a ek olarak Rizespor da muhalefet etmiş.
Dosyada adeta ‘Bay Muhalif!’ olan Trabzonspor da iki farklı öneri sunmuş. Bunların birincisi, Süper Lig’de yer alan kulülerin B bakımlarının 3. Lig’de mücadele etmesi. İkincisi de dövizle yapılan transferlerde limit ve vergi hesaplamasının kontrat tarihindeki kur baz alınarak hesaplanması. Bordo mavililerin bu iki talebi genel çoğunluğun desteğini görmesine rağmen 21 imzaya ulaşmamış…REZERV LİG KONUSUNDA DA ÖNEMLİ FİKİR AYRILIKLARI VAR
Şimdi dosya TFF yönetiminin önünde. Haftalardır gündemi meşgul eden limit vs. konularında son sözü bugün söyleyecekler.
Söyleyecekler ama sıkıntı Özdemir’in, “21’de 21 imza isterim” demesi. Kulüplerin ise, “21 takımın görüşünün bir olması mümkün olabilir mi?” diye karşı çıkması. Görünen o ki bu 7 öneriyi de Riva veto edecek. Hem de Sayın Özdemir’in Riva’da yapılan son toplantıda, “evet, hata yapılmış” dediği Kasımpaşa’nın talebi de 21 imza olmadığı için düzeltilemeyecek. Çünkü bunu yaptığı takdirde bu defa diğerleri de “19 imzalı F.Bahçe’nin talebini de yerine getir” diyecek.
Keza Rezerv lig meselesi… Birçok takım için olmazsa olmaz olan bu durum yine 21 imza şartına takılmış durumda. Yaklaşık 15 kulüp “Btakımlarımızı 3. Lig’e, rekabetin içine sokalım” diyor. ‘ÖYLE OLURSA GAZOZUNA OLUR!’
TFF kanadı, “Ayrı bir lig oluşturulsun” görüşünde. Kulüpler ise, “Böyle olursa gazozuna olur, bizim dediğimiz gibi yapılırsa oyuncularımız diğer Anadolu takımlarıyla rekabete girer, kora kor mücadele eder” diyerek karşı çıkıyor. Sonuç; limit meselesi çözüm ararken kördüğüm oldu. Gözler bugün Riva’da federasyonun vereceği nihai karara çevrildi.
İŞTE KULÜPLERİN 7 ÖNERİSİ
1- Finansal kuruluşlarına yapılacak anapara borç ödemelerinin takım harcama limitinden düşülmemesi.
2- TFF’nin bu sezon için kulüplerden (transfer döneminde) SGK ve vergi borçları konusunda ‘borçsuzluk yazısı’ istememesi. Ayrıca bonservis amortismanlarının takım harcama limitlerinden düşülmemesi.
3- Süper Lig’de yer alan kulüplerin B takımları oluşturması ve bunların 3. Lig’de gruplara serpiştirilerek rekabet içine sokulması.
4- Asgari takım harcama limitlerinin tüm Süper Lig kulüpleri için minimum 80 milyon TL’ye yükseltilmesi.
5- Borcu bulunmayan kulüpler için gelirlerin 1/3’nün değil tamamının dikkate alınması. Yani sermaya artışı, sporsorluk ve futbolcu transferi gibi gelirlerin tamamının yansıtılması, kullanılabilmesi.
6- TFF’nin belirlediği takım harcama limitleri için konulan yüzde 15 ‘lik sapma oranının yüzde 40’a çıkartılması.
7- DövizLe yapılan futbolcu transferlerinde ‘takım harcama limiti ve vergi hesaplaması’ kontrat tarihindeki döviz kuru baz alınarak yapılsın.
2 Beğeni
tiyatro. punto kasmaca. düşme konusunda öyle olan, limit konusunda böyle. saçmalık yani. hele bu sene delilik
2 Beğeni
koca koca kluplerin böyle zavallı önerileri . hiç biri gelecek için ve gerçek başarı için değil sadece günü kurtarmak için yapılmıs öneriler. Serkan bey in yorumu bu önerilerden fersah fersah onde .belki rezerv lig önerisi tartışılabilir.merak ettiğim bizim takımın önerisi var mı birde hangi maddelere imza attılar
3 Beğeni
Şahsım ne derse, ne önerirse 21 kulübün yöneticileri hiç itiraz etmeden oy birliğiyle altına imzayı basacaklardır.
3 Beğeni
Bu “fakir kulunuz” da sahsinizi destekleyecektir.
2 Beğeni
formula 1 ın sahibi oldugu gibi bu liginde bir sahibi olsa ve de o kişi siz olsaydınız Necdet abi . ne eğlenceli olurdu
1 Beğeni
Şahsım’ın sahip olduğu bir lig ve Şahsım’ı herkesin desteklemesi… Şahsım ne derse o olması… Müthiş bir duygu… 
2 Beğeni
Şahsım’ı destekleyeceğinizden adım gibi emindim Coşkun kardeş. Şahsım desteklenmez mi hiç?!
3 Beğeni
Kulüpler birliği aşağıdan yukarıya karar alamıyor. Yukarıdan aşağı gelen kararlar ise oybirliği ile kabul ediliyor
2 Beğeni
TFF’den kulüplere SGK ve vergi müjdesi!
Türkiye Futbol Federasyonu, yeni futbolcu tescilinde SGK ve vergi borcu olmama şartını 2020/21 transfer dönemine mahsus olarak geçici şekilde kaldırdığını açıkladı.
TFF - “Hayırlı işler Selami”
Kulüpler: " Sağol Hamdi abi"
Konu futbol olunca akan sular duruyor.
Seneye bir erteleme daha duyarız. Bu böyle gider.
2 Beğeni
Bu konuda Şahsım’dan onay alınmıştır gardaşım. Futbolda milyon liralar, milyon eurolar dönüyor. Üstüne bir de SSK ve vergi borcu aranmaması… Daha sonra da affederler zaten. Ooh ooh suyundan da…
1 Beğeni