Ümraniyespor’a yenilerek ilk 2’nin çok uzağında kaldık. İlk yarıda Ankara’da 4-2 yenildiğimiz Eyüp ise hâlâ ilk 2 için umutlarını güçlü bir şekilde sürdüren bir takım. Daha önceki maçlar için yazdığım gibi hedefimiz ilk 6 iddiamızı ve beklentimizi sezon sonuna kadar sürdürmek ve düşme hattından mümkün olduğunca uzakta durmak. Bu yolda alacağımız her puan değerli. Eyüp maçını kazanırsak çok güzel olur ama yenilirsek çok büyük bir kayıp olarak görmüyorum ve 26 puanlı Adanaspor ve 22 puanlı Manisa FK ile oynayacağımız 6 puanlık maçlarda alacağımız galibiyetleri çok daha değerli buluyorum. O yüzden bu maçlara sakat ve kart cezalımız olmadan çıkmak ve final gibi oynamak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Her zaman dediğim gibi maç maç ilerleyelim, oynadığımız maçtaki olumsuzlukları hızla unutmaya çalışalım, hakemlere fazla takılmayalım, oyuna ve hedefe odaklanalım, oyunu ve hedefi konuşalım. İstanbulspor maçı sonrasında hakeme bir takıldık, ardından iki yenilgi daha aldık.
İlk yarıda oynanann Eyüp maçından çok bir beklentim yoktu. Takım yeni, hoca yeni ve oldukça fazla eksiğimiz vardı.
Ama bu maçta durum biraz farklı.
Eyüpspor cephesinde çok büyük bir değişim yok ama biz toparladık. Artık rakiplerimizi ve en önemlisi kendimizi tanıyoruz.
Yabana atılmayacak eksiklerimiz var: Lua-Lua, Aksel ve Tshibola. Kart sınırında oyuncumuz çok. Fakat ben yine de 2-4 lük ilk maça göre çok daha umutluyum.
Bugün Denizlispor deplasmanda 3-0 geriye düştüğü maçta Bandırmaspor’u 4-3 yenerek puanını 19’a çıkardı. Ümraniyespor’a deplasmanda 1-0 yenilen Kocaelispor 24 puanda kaldı. Bazı taraftarlarımızın sezon başında zayıf bulduğu ve deplasmanda aldığımız beraberliği küçümsediği Adanaspor kendi sahasında Bursaspor’u 3-1 yenince düşme hattı puanı şimdilik 19 olarak devam ediyor ama ilk 6 puanı 29’a çıktı. Ankaragücü ise Tuzlaspor’u 90+2’de attığı golle 1-0 yendi ve böylece Tuzlaspor da 24 puanda kaldı. Kocaelispor ve Tuzlaspor’un 24, Bursaspor’un da 19 puanda kalmış olması bize yarayan sonuçlar… Yarın Eyüp karşısında bir galibiyet alırsak şahane olur. Galibiyet olmadı da diyelim ki beraberlik oldu, o da olumlu… 
Bu Adana beraberliginin begenilmemesi sizi niye bu kadar kotu etkiledi, anlayamadim dogrusu. Genclerbirligi ebedi puan cetvelinde yedinci ve Adanaspor da gecen seneki siralamaya gore Turkiye Futbol liglerini 35.sirada bitirmis. Demek ki taraftarin gozunde Genclerbirligi 35.siradan bir takimdan 1 puan alininca sevinilecek kadar dusmemis hala.
Taraftarligin en onemli ozelliklerinden biri de kendi takimindan daha fazlasini beklemek degil mi? Adana’dan 1 puan alinca davul zurna esliginde sevinen bir taraftar grubuna sahip olmak daha kotu degil mi?
Genclerbirligi ligler 35.sinden 1 puan aldiginda sevinilecek bir takim degildir, olmamali. Umarim bu konuya bir daha deginmezsiniz. Cunku idarecilerimizden biri olarak siz buna sevinmemizi salik verirseniz biz zavalli disaridakiler durumun bilinenden cok daha kotu oldugunu dusunmeye baslayip daha cok hayalkirikligina ugrar, daha cok uzuluruz.
Nasil rahmetli Mehmet Baturalp basketbol milli takiminin her maci 100-0 kazanmasini bekliyordu, biz gariban taraftarlarda takimdan umutla bir seyler bekliyoruz. Umudumuzu kirmayin lutfen.
Adana macindaki 1 puanla hayal kirikligi yasayanlar unuttu, siz unutmadiniz 
Iyi yillar agabey, bu yil mesaj atamamistim, buradan kutlayayim.
Sorun Adanaspor’dan alınan 1 puana sevinip sevinmeme değil Coşkun bey. Sorun tatminsizlik, rakiplerin saygısızca küçümsenmesi ve izlenmeden zayıf olarak yaftalanıp, yenemediğimizde hocaya ve yönetime yüklenmek için bir bahane olarak ortaya sürülmesi. Neye göre, kime göre zayıf? Gençlerbirliği taraftarının rakiplerimizi saygısızca küçümsemesine ve aşağılamasına her zaman karşı oldum. Rakiplerimiz saygındır ve biz hangi ligde oynarsak oynayalım öncelikle rakibe saygılı olmalıyız bence. Örneğin ligde ilk 2 için oynayan bir takıma karşı deplasmanda galip gelmişiz, sevinip keyiflenmemiz gerekirken, bazılarımız kibirli sözlerle böyle kötü oynayan bir takımı yenmeliydik zaten diye başlayıp hoca şöyle, hoca böyle, yönetim şöyle, yönetim böyle diye devam ediyoruz. Deplasmanda berabere kalmışız, zayıf bir takıma puan kaybettik, Diyadin efendinin yapacağı hocalık bu kadar işte diyoruz. Yenilmişiz, yenmişiz, hakem şöyle hakem böyle. Diyadin şöyle, Diyadin böyle. Ne hocaya, ne yönetime, ne rakiplere, ne hakemlere saygı var. Yaşamakta olduğumuz çok ağır sorunlara ve transfer yasağına rağmen, lige çok kötü başlamamıza rağmen 8 galibiyeti de, 8 yenilgiyi de ve 2 beraberliği de bu hocayla, bu futbolcularla, bu yönetimle, bu hakemlerle aldık. Gençlerbirliği taraftarı her takımın taraftarı gibi gururludur ama kibirli olmaması gerekir. Bana isteğim sorulsa 18 maçta 54 puanla lider olmayı isterim tabii. Ancak gerçekçi olmak gerekirse bu lig ölçeğinde zayıf takım yok. Buna son sıradaki Balıkesirspor da dahil. Yendiğimiz takımlar da oldu, yenildiğimiz takımlar da. Bizim yendiğimiz bir takım başka bir takımı yendi, bizim yenildiğimiz bir takım da başka bir takıma yenildi. Sonuçta da puan cetvelindeki yerimiz oluştu. Tatmin edici olup olmadığı tartışılır, bakış açısına bağlı. Bana göre içinde bulunduğumuz bu zorlu şartlarda tatmin edici. Dileğimiz elbette daha iyi olmak. Gerçekçi olursak, takımımızın ve rakiplerimizin gücünü bilirsek, değerlendirmelerimizi ona göre yaparsak daha iyi oluruz, galibiyetlerin sevincini yaşamaktan geri kalmayız ve yenilgilerde de daha az hayal kırıklığına uğrarız diye düşünüyorum.
Agabey
Kimsenin rakipleri kucumsedigi yok ama kendimizi de kucumsemeye kimsenin hakki yok.
Metin Diyadin ile 3.ligde oynamak MKaplan veya HKaraman ile Superlig’de oynamaktan evladir. Camianin en buyuk problemi eski futbolcularina sahip cikmamasi.
Bu Metin Diyadin ayagina gelen firsatlari tepsin demek degil ama. Toroglu ne diyor :yakaladin mi, be$liyeceksin (hanimlari da be$lemese bari).
Bir de begenmek/kabullenmek farki var. Kume dusmeyi begenmedik ama kabullendik Adana-1 puan, begenmedik, kabullendik.
Takimin basarisizligi icin dua edenlerle bu aralar cok karsilastiniz galiba. Takimi gercekten seven sessiz cogunlugu goz ardi etmeyin lutfen. Bir Genclerbirlikli’nin selam ve hurmetleriyle.
Sevgili Coşkun kardeşim, ben kulübümüz ve takımımızı hiç küçümsemedim ve küçümsemem. Taraftar olarak, kim oynarsa oynasın takımımızı seviyoruz ve hep en iyi sonuçları almasını istiyoruz. Rakiplerimizi küçümsemeyelim diyorum sadece. Rakip kim olursa olsun yenersek seviniriz, yenilirsek üzülürüz. Çünkü taraftarız. Yenildiğimiz zamanlarda maç özetlerine bile bakmak gelmiyor içimden. Yendiğimiz zamanlarda ise galibiyet sevincini coşkuyla paylaşmak, sosyal medyadaki taraftar yorumlarını keyifle okumak, programları zevkle izlemek istiyor insan. Ama o da ne! Bazı kardeşlerimizde galibiyet sevincini paylaşmak dışında her şey var maşallah. Hakemden girip, hocanın içinden geçip, yönetime saydırıp, bazı futbolcuları da aşağılamayı ve bu arada rakip takımı küçümsemeyi de işin içine katmayı ihmal etmeyen bir eleştiri bombardımanı… Bunu doğru bulmuyorum. Adanaspor’u örnek vermemin sebebi onları yüceltmek ve kendimizi küçümsemek değil. Şu anda en ciddi rakiplerimizden biri durumunda olması. Zayıf olarak nitelenen bu takım bugün aldığı galibiyetle 3 puan üstümüze çıktı ve altıncılığa yükseldi. Dolayısıyla önümüzdeki maçta da 6 puanlık bir maç oynayacağımız ciddi bir rakip. İnşallah önce Eyüp maçından çok iyi bir sonuç alırız ve önümüzdeki maçta Adanaspor’u da yenip avantaj sağlarız. Hakemleri, hocayı, yönetimi kendi işleriyle başbaşa bırakıp galibiyetin sevincini yaşarız. Selam ve sevgilerimle.
Maçın başlamasına dakikalar kaldı. Kadromuz: Übeyd, Ömürcan, Arda, Metehan, Kerem Can, Dimitro, Gökhan Gül, Barış, Musa, Lima, Eleke.
Alt taraf bayağı hareketlendi ve çok sıkıştı. Yarınki Altınordu-Keçiörengücü maçını Keçiörengücü kazanırsa düşme hattı 22 puana çıkabilir.
Bu maçı kazanırsak çok iyi olacak. Haydi Gençler.
İlk 30 dakika 0-0 geçildi. Topla sağlam bir ilişkimiz yok maalesef. Futbolcularımız bir türlü organize olamıyorlar ve topu ilk kez görüyormuş gibi oynuyorlar. Bu da ciddi ataklar yememize sebep oluyor. Daha sağlam ve isabetli paslı oynamamız lazım.
49’da yediğimiz golle 1-0 yenik durumdayız. Gol yiyene kadar içimiz rahat etmiyor, golü adeta çağırıyoruz. Golü yedikten sonra bir rahatlama geliyor ve daha rahat, daha uyumlu ve isabetli paslı oynamaya başlıyoruz ama iş işten geçiyor maalesef. Futbolcularımızın çoğunun genç olması ve bu lige göre oynayamayıp var olan potansiyellerini sahaya yansıtamamaları en büyük sorunlarımızdan biri.
Maalesef 1-0 yenildik. İşin doğrusu bu maçtan pek umutlu değildim zaten ama gönül de içten içe “Ah bir kazansak” diyordu. Şimdi önümüzde odaklanmamız gereken 6 puanlık çok önemli iki maç var. 29 puanlı Adanaspor ile kendi sahamızda, 22 puanlı Manisa ile deplasmanda oynayacağız. Bu maçları kazanmak bizi 32 puana ulaştırır ve Eyüp yenilgisini unutturur. Çok çalışmalı, çok iyi hazırlanmalıyız.
Yenildik. Gücümüz yetmedigi için yenildik. Hiç bir mazereti yok, gol atamadigimiz için yenildik.
Umut Bulut’u yine durduramadigimiz için yenildik.
Dar bir kadromuz olduğunu bu maçta göre göre yenildik. Beklerimiz hiç isabetli orta yapamadığı için yenildik. Forvetlerimiz eli belinde gezdiği için yenildik.
Velhasıl acısız, güzel yenildik.
Yenilmemize rağmen Ubeyd ve Metehan ışıldadı yine.
Arda gördüğü gereksiz sarı kartla cezalı duruma düştüğü için Adanaspor maçında oynayamayacak. Kazanmamız gereken ve puan kaybedersek üzüleceğimiz bir maçta sakatların yanı sıra Arda da yok. Ah be Arda! Çok önemli bir maç öncesi büyük sıkıntı. Geri dörtlümüz sezon başından beri bir türlü istikrara kavuşmadı. Futbolcularımız sahada daha sorumlu, daha profesyonelce davranmalı ve gereksiz sarı kart görmemek için çaba göstermeli.
Bu akşam 19 puanlı Keçiörengücü deplasmanda Altınordu’yu 3-2 yendi ve küme düşme hattı puanı 22’ye yükseldi. Puan cetvelinde 8-16 arasındaki 9 takım 5 puanlık bir aralığa sıkışmış durumda. 26 puanımız var ve 29 puanlı Adanaspor ile oynayacağımız maç çok önemli. Çok çalışmalı, çok iyi hazırlanmalıyız.