Hafta içi ve saat 17.00 de oynanınca az sayıda taraftarımızın izleyeceği bir maç olacak belli.
Aksel dışında eksiğimiz yok sanırım.
Altınordu galibiyeti ile takımda yüzler gülüyor.
Haydi gençler bir galibiyet daha alarak sevindirin şu taraftarı.
Maç başlamak üzere. Haydi Gençler!
Kaçtık kaçtık yakalandık. Bir türlü koparamadik maçı. Düşmemek adına kazanılan bir , play-off umutları icin kaybedilen iki puan.
Samsun topu çevirdi ama ikinci yarı biz de fena değildik. Rakip on kişi de kalmıştı ancak son dakikalarda yenilen gollerin telafisi olmuyor maalesef. Takımın genelde istekli olması umut verdi. Beceriksizlikler can sıktı. Ah Aksel ah, don artık şu takıma.
Maalesef son dakikalarda gol yiyerek ve ardından gol kaçarak 2-2 berabere kaldık. Yensek çok rahatlayacaktık. Ama hiç moral bozukluğuna kapılmadan, hatalarımızı da görerek önümüzdeki üç önemli maça hazırlanmalıyız. Deplasmandaki Bolu maçı tam 6 puanlık maç. Sonra sahamızda oynayacağımız Balıkesir maçı ise kaybetmemiz halinde diğer rakiplerimiz Balıkesir’i yenerse bizim için çok büyük bir dezavantaj oluşturacağından çok önemli. Bu yüzden mutlaka kazanmalıyız. Ardından sahamızda oynayacağımız Kocaeli maçı da tam 6 puanlık maç. Bu maçlara odaklanmalı ve çok iyi hazırlanmalıyız.
Galibiyeti kaçırmak, hele son dakikalarda yenilen golle kaçırmak acı veriyor ama olan oldu ne yapalım.
Geçtiğimiz perşembe günü Tesislardan Takımı İzmir deplasmanına uğurlarkene Metehan’a sıkı sıkıya tembih etmiştim. “Metehan ne yap yap duran toptan bir kafa golü atıver goçum” demiştim. Metehan da tamam abi diyerek söz vermişti. Altınordu maçında buna gerek kalmadı ve maçı 2-1 kazanınca dedimki bu çocuk bana verdiği sözü tutar ve Samsunspor maçında gerekeni yapar.
Netekim yaptı, takımı öne geçiren kafa golünü attı. Gerisini yazmıyorum. Düşündükçe canım sıkılıyor.
Ama olsun, önümüzde üç kritik maç var. Boluspor ile Cumartesi günü deplasmanda oynayacağımız maçtan da 3 puan ile dönebiliriz. Bunu başaracak gücümüz var. Bu günkü oyunumuz bunu gösterdi.
Sadece saha içi olaylarla sevinip, heyecanlanıp, üzülüp, sinirlendiğimiz bir maç oldu. Saha dışı meselelere kafa yormamız gerekmedi. Sırf bu sebepten bile oyunculara, teknik ekibe ve yönetime teşekkürler. Elbette her maç iyi futbol oynayıp galibiyet alamayız. Ama benim Gençlerbirliği taraftarlığımda özlediğim şey olumlu ve olumsuz duygularımın kaynağının saha içiyle sınırlı olmasıydı. Umarım böyle devam eder.