1 Beğeni
Ligin son haftalarına doğru düşme hattındaki rakiplerimizi yenemedik. Kocaeli ve Bursa ile berabere kaldık, Denizlispor’a yenildik. İkinci yarının başlarında Adanaspor’a kendi sahamızda yenilmiş, Altınordu’yu deplasmanda yenmiş, Bolu’ya yenilmiştik. Düşme hattındaki rakiplerimize karşı ilk yarıda çok iyi olan performansımız ikinci yarıda rakiplerin direncinin de artmasıyla düştü. Bu kayıpları Keçiören, Bandırma ve Erzurum galibiyetleri ve İstanbulspor beraberliği ile bir ölçüde telafi edebildik ama sıkıntımız da son haftalara kadar sürdü. Yine de bu telafi puanlarının yanı sıra Kocaeli ve Bursa’ya yenilmemiş olmamız puan cetvelinde bizi bu noktada tutuyor. Yoksa şimdi Bursa ve Kocaeli ile puanımız aynı (43) olacaktı. Böyle bir durumda da son iki haftada neler olacağını kimse bilemez.
Öte yandan Bursa ve Kocaeli deplasmanda berabere kalır ya da yenilirlerse ligde kalmayı garantilemiş olacağız ve Menemen maçının sonucunun bizim açımızdan bir önemi kalmayacak. Ama şu andaki puan cetveline göre Menemen’in pamuk ipliğine bağlı olsa da çok az bir ligde kalma umudu olduğu için bu maç çok zor geçecek gibi görünüyor. Bursa ve Kocaeli’nin kazanma ihtimaline karşı bu maçı kazanarak 48 puana ulaşıp işi son haftaya bırakmadan ligde kalmayı garantilersek çok iyi olacak. Futbolcularımızın bu maçı bir kupa finali havasında oynamaları lazım. İnşallah kazanırız. Sakin ol şuurlu oyna!
3 Beğeni
Bu hafta bu iş kesinlikle bitmeli. Menemenspor matematiksel olarak küme düştü. Bu durumun işimizi biraz olsun kolaylaştıracağını düşünüyorum. Onlar için zor 1-2 ay oldu ve o motivasyonu tekrar toplayıp, en iyi oyunlarını oynayacaklarını düşünmüyorum. Dolayısıyla, ben artık diğer maçları da takip etmeden bu hafta kazanarak işi bitireceğimizi umuyorum.
2008-09 sezonunda 3lü averajda ligde kalmıştık. o gün, antalya ankaragücü karşısında kazanmasa ve 4lü averaja kalsak küme düşen taraf biz olacaktık. o son hafta maçlar başlarken 4 durumun aynı anda gerçekleşmesi gerekiyordu bizim düşmemiz için (biz yenileceğiz, konya kazanacak, ankaragücü antalya berabere bitecek, denizlispor kaybedecek) ve 15 dklığına da olsa bu senaryo gerçekleşti ve düştük. Ligin son haftasına kalırsak her türlü senaryonun, biz güçlü ümraniyeye karşı oynarken gerçekleşebileceğini düşünüyorum. o yüzden bu hafta bu iş bitmeli!
2 Beğeni
Aynı şekilde düşünüyorum. futbol perilerinin !!! bursanın düşmesini isteyeceğini pek sanmıyorum. son haftaya kalırsak bizden pekte hazetmeyen ümranıyenin pekte dirençsiz olacağını sanmıyorum. maçın ilk yarısı sonucu itibarı ile menemen düşmüs olacaktır. ilk yarı sağlam durmalı. erzurum maçındaki istek ve konsantrasyon yeterli olacaktır diye düşünüyorum. insallah son hafta dös kasırız. ve 8. olmamız engellenemez deriz.
1 Beğeni
Yine de zor maç…
Topu rakibe verip kontraya çıkacağız gibi geliyor.
7 numaranın cezalı olması kötü oldu.
Bu açığımızı Lua Lua ile kapatırız.
1 Beğeni
Oyuncularımız olağanüstü değil, olağan oyunlarını oynarlarsa kazanacağımızı düşünüyorum.
Evet, Menemen gerçekten iyi direndi ancak bu saatten sonra güçlerinin yetmeyecegini onlar da biliyor.
Yeter ki sacmalamayalim ve gol yiyerek kontrolü kaybetmeyelim.
Metehan ve Gökhan atar gollerimizi.
1 Beğeni
Bursa ve Kocaeli gibi takımların düştüğü çok zorlu bir sezonu kazasız belasız atlattık. Yönetimimizi, hocamızı, futbolcularımızı ve tüm camiamızı kutluyorum.
1 Beğeni
Güzel galibiyet, keyifli bir hafta sonu bizler için. Ancak aldığımız haberlere göre Bursa ve Kocaelinde taraftarlar baya tepki gösteriyormuş. Düşmeyi yaşamış biri olarak şu an ki hallerini anlamak hiç de güç değil. Geçmiş olsun diyelim düşenlere.
Evet düşmedi takım ve bu bir başarı değil hele Gençlerbirliği gibi tarihi bir kulüp için asla değil. Ancak süper ligde şampiyonluk yaşamış takımın 2. Lige düşmesi bile nasıl bir girdabın içinden çıktığımızın göstergesidir.
Dolayısı ile sezon başı borçla icra ile uğraşarak ikinci yarı tahtayı bile açamamış zar zor kurulan bu takımın aslında güzel iş çıkardığına inanıyorum. İlk haftalarda ki garip mağlubiyetler, sakatlıklar, bazı maçlarda ki oyuncu ve teknik ekip yanlışları olmasa play off oynamamak yada şampiyon olmamak içten bile değildi.
Yabancı oyuncu konusunda arap atı misali yabancı oyuncularımız sonradan açıldı( bir tek eleke stop etti😊) Balyaevi saymazsak bütün yabancılardan parça parça yararlandık. Hatta Elekeden bile. Kaleci sorunumuz hiç olmadı. Keremcanın daha iddialı bir takıma gitmek istiyorum deyip küme düşmelerinde baş mimarlardan olması ayrı bir hikâye idi.
Muhammet, Aksel, Metehan, Gokhan, hiç 9-10 seviyesine çıkmadılar ama 4-5 e de düşmediler. Bu isimler de takıma katkı sağladı. Burda Barış aslında bizim gerçek kurtarıcımız olmuş gol asist durumuna bakarsak. Bu sene Barışı iyi bir fiyata satmak içten bile deģil. Hatta duyduğum kadarı ile menajerler Ankarada Barış için fink atmaya başlamış.
Metin Hoca ilk başlarda biraz bocalasa da özellikle ikinci yarı performansı gayet başarılı.
Şimdi önümüzde bir kongre ondan sonra da 100. Yıl ile birlikte koca bir transfer ayı var. Bu seneki gibi son dakika transferi değil kongre sonucuna göre daha uzun vadeli bir transfer ayı ve 4…5 iyi transfer ile bu takım korunursa başarının geleceğini sanıyorum. Dediğim gibi sırada kongre ve yönetim kurulu seçimi. Çok sancılı geçeceğine inanıyorum bu günlerin. Umarım hepimiz adına iyi bir yönetim kurulumuz olur. 3-5 kişiye Gençlerbirliğinin bütün sorunları yüklenmez. Artık seneye de şu küs olan taraftar gelirde maçlar kalabalık taraftara oynanır. 100. Yılda küslüklerin kalkması dileği ile iyi geceler Ankara😊 saygılar.
2 Beğeni
36 hafta çözülmeyen lig, bir haftada çözüldü. Güzel bir galibiyet aldık. Menemen ile aramızdaki siklet farkını sahaya yansıtabildik ve rakibin kıpırdanmasına çok da izin vermedik. Sezon başında camianın çoğunun gerçekçi beklentisi gerçekleşti ve ligi orta sıralarda bitirdik. Gönül isterdi ki bu orta sıraları daha önceden garantileyebilseydik ama ne yazık ki lig bir türlü kopmadı.
Tüm teknik taktik eleştirilerimiz bir yana, ben sene boyunca Metin hocada ısrarcı olan yönetimi mevcut bağlam içerisinde haklı buluyorum. Farklı koşullarda ve farklı bir lig hikayesinde ve biraz da şansla, belki de playoff’u konuşuyor olabilirdik. Ama geriye dönüp de bugünden konuşmak kolay oluyor. O yüzden ben genel olarak bu sezon için yönetimden, oyunculardan ve teknik ekipten razıyım. Herkesin başarı kriteri farklı olacaktır elbette ama ben Gençlerbirliği tarihi için çok kritik bir sezonu geride bıraktığımızı ve bu sınavdan geçer notla geçtiğimizi düşünüyorum. Pekiyi notları hedeflemeye devam edeceğiz elbette ama önce okuldan atılmamamız gerekiyordu. Onu başardık. Bir de hem kendimize olan öz saygımızdaki hem de başkalarının bize karşı olan bakışındaki dibe doğru giden trendi tersine çevirmeyi başardık.
Şimdi, Niyazi Akdaş’a, başkanlık hünerlerini hakkıyla ve hatalarından ders alarak gösterebileceği 3 yıllık bir tam dönemi vermenin zamanı. Kongre sürecini ne kadar olgun ve sakin atlatırsak, bu camia için tahayyül edebildiklerimiz de o kadar güzel olacak.
6 Beğeni
Menemenspor karşısında maça yanlış 11 ile başladık ama devre arasında ilker - lualua değişikliği ile doğru 11’e dönüp maçı kazanmayı başardık. Rahmi ilk yarıda sol kanadı hiç işletemedi, aynı erzurumspor maçında olduğu gibi, bu arada görev bölgesinde oynamadığı için bunu kendisinden beklemek de haksızlık olurdu. Bu nedenle ilk yarıda sadece sağ kanadı kullanarak üretmeye çalıştık. Bu da sene başından beri takımın en önemli sorunlarından biriydi. Bu tek tip oyun organizasyonu içinde, ne fark yaratacak işleri yapmasını beklediğimiz Barış, ne de takım üretken olabildi. (Gerçi Barış’ın yine kalitesini göstererek İlker’i karşı karşıya bıraktığı bir pozisyon var)
İkinci yarı oyuna Lua Lua girince 2 oyuncunun pozisyonu değişti. Rahmi çok daha etkili olduğu ve çok iyi bir performans ortaya koyduğu 10 numara pozisyonuna, Lima da forvete geçti. Lua Lua ile sol kanat hareketlenince, tüm savunma sorumluluğu Barış ile Lima’ya göz kulak olmak olan Menemenspor savunmasının iş yükü artmış oldu. Bir anda 4-5 futbolcunun hücumda etkili olabildiği bir takıma dönüştük ve üst üste pozisyonlar bulmaya başladık. Rahminin şahane asistinde Lima golü bulduktan sonra, 10 dklık bölümde farkı 3-4 yapabilirdik ama becerikli olamadık. Derken şansız bir duran top golü geldi ve tekrar 1-1lik skor ortaya çıkınca biraz streslendik. Sonrasında ikinci yarıda daha etkili olan Barışın getirdiği topla, Lua golü attı ve rakibi çözdük. İşin kreması da maçın 90 dklık bölümünde bence sahanın en iyisi olan tschibola’nın golüydü. 3-1lik skorla şükür olsun ki stresli günlere veda ettik. 
Gelecek hafta tek maç için geçerli olsa da döşümüzü kaşıyarak maç izleyeceğimiz bir hafta olacak
4 Beğeni