Aslında VAR güzel bir sistem ama bir takım eksikleri var… Sevgili arkadaşlarım da katkı verirse aslında şu şekilde olmalı

Zec mı geldi hakikaten abi aklına? Isaac’ten önce zec mı geldi gerçekten?:scream:

1 Beğeni

isaac’in üzerine tanımam… ben böyle bi şey görmedim…
çocuk değil adam geldiğinde 22 yaşındaydı zaten… yaşını nasıl olsa bi yere gider diye nijeryada 5 yaş küçük yazdırıyorlar… yasal olarak 17 yaşında geldi, reşit değildi, isaac ti zaten…:smile: rahmetli duayen olduğu için çözüm bol… annesini ve kabilenin şefini, büyücüsünü, yakın arkadaşlarını topladı getirdi. o zamanlar un da bol… o kadar şahitin huzurunda çaktı imzayı…

ama bi gariplik var…
adam topun peşinden koşan bebeydi, bebeler gibi de kaldı… ilk zamanlar “hoca konuşmuyor mu bununla?” diye düşünürken, anladık ki; hoca moca meselesi değil… sorun büyük… öğrenemiyo…
son yıllarında 1. ligde bazen maçlarda gözüme takılırdı… adam hala ofsaytta… bunela…

hey gidi günler hay…

Kaçılın Isaac’ın mahkeme tarafından atanmış avukatı geldi. Ofsayta düşme konusunda Isaac’ın üzerine ben de tanımam. Ama bir sor bakalım niye? Şöyle bir şey var: Isaac’ın ofsayta düştüğü pozisyonların çoğunda ben Isaac’ı değil ona topu atmakta geç kalan futbolcularımızı kusurlu buluyordum. Tamam, Isaac bu konuda yeterli ölçüde bilgi ve tecrübeye sahip değildi. Ama ofsayt da çoğunlukla şöyle oluyordu: Top bizim futbolculardan birinin ayağında, eveleyip geveliyor, sağa bakıyor, sola bakıyor. O arada Isaac hızla fırlamış rakip defansın arkasına sarkıyor. Tam rakip defansı geçiyor ve o anda da bizim futbolcu topu nihayet Isaac’ın önüne yuvarlamayı akıl ediyor. Bir saniye önce verse Isaac kaleciyle karşı karşıya kalacak. Böyle çok ofsayt pozisyonu izledim. :blush:

Gelelim Ermin Zec’e… Ermin Zec, hayatımda kendisine penaltı attığım tek profesyonel topçudur, benim penaltı arkadaşımdır, kırmızı çizgimdir. Onun için Zec’e laf söyletmem arkadaş, o kadar! :blush:

2011)%20-%201

2011)%20-%202

2011)%20-%203

Isaac lı yıllarda ben muhtemelen Zonguldakta idim
:sunglasses:
Canlı canlı takip etmeyince atlamışım demek…
Bir de
Konuyu saptırmakta üzerime yoktur
:wink:

sonra bi de bu VAR…
sitenin büyük bir kesiminde olduğu gibi tüm spor kamuoyunun da büyük bir kısmının güvenini kazandıktan sonra takımları dilimlemek, küçük parçalara ayırmak ve yutulmasını farkettirmeden gerçekleştirmek kolay oluyor tabii…
çünkü hala en kritik kararları insan veriyor ve bizdeki haliyle eğitimsiz, salla başını al ulufeni, sistemin dışına çıkmak mı; bu soğukta otur oturduğun yerde zihniyetindeki hakemlerle yürütülmeye pardon yutturulmaya çalışılıyor… ama mızrak çuvala sığmıyor…
rezaletin bini bi para ve yedikleri haltı temizleyecek kadar da donanım sahibi değiller…

yahu size diyorlar ki; -ben de dedim- “kesme pozisyonu, gol olursa olsun… biz VARız, bis bakıyos”
ulan deve pozisyon diyo orda… bi daa oku… yani ne?. bahsedilen, gol pozisyonu… gol pozisyonunu kesmeyecen…

komşumuz ve hemşehrimizin, ankaragücünün başına her türlü çorabı örmüşsün, burası çok uygun(!) diyerek kayseri’ye götürmüşsün… ev sahibi takımın olmadığı, iki deplasman takımının oynadığı müsabakada, ankaragücü çok kritik bir dakikada ve çok kritik bir konumda bir gol atıyorlar;
kesme pozisyonu, bis bakıyos talimatını kendi yarı alanından başlayan ve rakip kaleye en az 75m. mesafede olan pozisyonu hakem müsveddeleri şöyle yorumlamış: golü atan oyuncunun çocukluğna in, bi şeyler bul da; bu kritik golü iptal et…
aynen bu yapılıyor, yukarıdaki reyting toplayan “büyükler arasındaki yarış” erken kopmasın diye küçük gördükleri ankaragücünün işleri karıştıracak golü, üzerinden 5-6 pozisyon geçmiş, 75m. mesafe kat edilmiş olmasına rağmen iptal ediliyor…
sonra da bağrından doğduğumuz için bizim sitede de hakim olan düşünce dile getiriliyor:
“aslında bazen hatalı kararlar çıksa bile bu VAR sistemi iyi ki var… anadolu kulüpleri bu sayede daha az doğranıyor, baksanıza sesleri çıkmıyor” deniyor…
bıçak elektronik… ince ince doğruyor… ondan sesimiz çıkmıyor…
yoksa doğranan taraf gene biziz… esas meselede değişen bi şey yok…