Değerli,saygıdeğer Gençlerbirlikliler,
Son dönemlerde gündemde olan bazı durumlara ilişkin fikirlerimi paylaşmak istiyorum. Gençlerbirliği tribünlerinde taraftar sayımız az ancak bence gereksiz çoklukta bir çok taraftar grubu var. Gözlemleyebildiğim,takip edebildiğim kadar, Alkaralar,1923 Taraftarlar Derneği,GB Cephe,Ultras Kardeşler,G.A.R.,Seymenler,Üniversiteliler (Odtülüler vs…) pankartlarını asıyorlar. Hangi ara bu işler bu noktaya geldi bilemiyorum. Yetmiyormuş gibi bir de gruplar arası husumet mevcut. Üzülerek izliyorum bu durumu. Şimdi kendimden birşeyler anlatacağım,yaşanmışlıkları paylaşacağım ve konuyu bir yere bağlamaya çalışacağım. Galatasaray tribünlerinin taraftar oluşumu olan Ultraslan’ın kuruluşu,sevgili dostum rahmetli Alpaslan Dikmen ile başlamıştır. 90’ların sonunda, bir sohbetimizde Alpaslan abi bana G.S. tribünlerindeki dağınıklıktan,bölünmüşlükten bahsetti ve bu işin böyle gitmeyeceğini,bir çözüm getireceklerini söylemişti. Tribündeki taraftarların arasındaki eğitim-kültür seviyelerindeki farklılıklardan tutun,siyasi görüşlerdeki derin uçurumlara kadar, herşeye rağmen, bir birlikteliğin,“tek çatı” altında toplanılabileceğinden bahsetti. Bu arada yanlış anlaşılmasın, ben Galatasaraylı değilim. Rahmetli ile tanışıklığımız,dostluğumuz çok farklıdır.Neyse uzatmayayım,bir çok toplantılar yaptılar,herkesin fikri dinlendi ve nihayetinde öyle bir isim bulunmalıydı ki markalaşacak,kulüpten maddi beklentisi olmayan,tamamen bağımsız bir taraftar oluşumu fikri üzerinden,manifestosu da yazılmak suretiyle,uA oluşturuldu ve o zamanki Ali Sami Yen stadında müthiş bir sinerji oluşmuş,beklentiler çok yükselmişti,G.Saray yönetim kurulunun dahi sırf bu harekete yönelik toplantılar yapma ihtiyacı doğmuştu…şimdi demem o ki, ben geçenlerde 1923 grubunun başkanı Oktay bey ile de bu konuları konuştuk,bana söylediği,kendilerinin bu tarz adımlar atmaya çalıştığını ancak herşeye muhalefet eden,hayırcı bir zihniyet ile karşılaştıklarını,mesafe kaydedemediğini söyledi. İstanbul’a sıklıkla gidip geliyorum,işlerim var,dostlarım var ve girdiğim ortamlarda konu futboldan açıldığında,bana fenerlimisin,beşiktaşlımısın falan diye sorduklarında,ben Gençlerbirlikliyim dediğimde,yüzlerinde bir şaşırmışlık,bir hayret ifadesi,bir yandan da helal olsun,şehrinin takımını tutuyorsun demeleri ve haydi o zaman “Alkaralara” içelim deyip kadeh tokuşturmalar. bakın dikkat edin,İstanbulda hiç kimse Ankara tribünlerinin dinamiklerini bilmezler. Biraz takip eden bir Gecekonduyu bilir, bir de Gençler dendiğinde Alkaralar diyiverir. İşte tribünlerimizde bir toparlanma,kucaklaşma olmalıydı ve bizim marka ismimiz de Alkaralar olmalıydı. Olmalıydı diyorum çünkü bazı diğer taraftar grupları kendi mecralarında emek sarf etmiş,mücadelesini vermiş,öyle yada böyle bir noktaya getirmiş oldukları oluşumları var. Bundan sonra bir adım atılabilirmi, herkesin gönlünden geçen, hayata da geçer mi bilemiyorum ve sadece umud ediyorum
bir de kombine konusunda birşeyler söyleyeceğim : Geçen sene maç bileti 5 tl idi ve buna rağmen 5.000 kişi bile gelmiyordu maçlara, kaldıki gelenlerin yaklaşık 1.000 kişisi de Ankaragüçlüydü. Evet bu hoş bir tablo değildi ancak bu sene bunun böyle olmayacağını düşünüyorum çünkü Süper ligin havası farklı. Takımımız iyi futbol oynar, bunu sonuca da yansıtırsa,kısa sürede 10.000 lik tribünler oluşur. İnsanlar güzel şeyleri,başarıyı görüp yaşamak istiyorlar. ben kombinemi maratondan aldım. 400 tl 17 lig maçı + 4-5 kupa maçı, hadi toplam 20 diyelim, fazla değil. maç başı 20 tl normaldir. 1 paket sigara 11-12 tl…yada sinemaya gidin en az 30-40 tl gider. o yüzden ben herkesin ivedilikle kombinesi almasını ve takımımıza destek olmasını diliyorum. herkese iyi günler. Sevgi ve saygılarımla