2018-19 TFF 1. Lig 11. Hafta / Gençlerbirliği - Akın Çorap Giresunspor

Döşümüzü kaşımak bir yana heyecandan maçın sonlarına doğru kapalı tribünü iki defa yukarıdan aşağı dolaşarak tamamlayabildim maçı. Neyse ki rakiplerin tamamının kazandığı bir haftada bir maçı daha kayıpsız kapattık. Ben artık oyuna falan pek bakmıyorum. Üç puan, üç puan, üç puan… Tek istediğim bu. İnşallah Boluspor’un sırasıyla üçüncü Denizlispor, dördüncü Gazişehir ve beşinci Adana Demirspor ile oynayacağı önümüzdeki üç haftayı da kayıpsız geçersek, bu üç takımla oynayacağımız maçlar öncesinde büyük bir avantaj yakalamış oluruz.

Ekin Emek Berber, Erdem Ceydilek ve Özhan Yüksel, Alkaralar Facebook sayfasındaki canlı yayında maçı değerlendirdiler. Şahane bir program oldu, emeğinize sağlık… Başka takımlarda da taraftarların böyle canlı yayınlarda maç sonu değerlendirmeleri var mıdır bilemiyorum ama bizim Alkaralar’da bu iş iyice yerleşti gibi. Artık tiryakilik yaratan, merakla beklenen ve izlenen bir alışkanlık, bir gelenek oldu gibi. Ayrıca medyanın bizimle pek ilgilenmediği, bizi konuşmadığı bir ortamda kendi medyanı yaratmak, sadece kendi taraftarlarına değil tüm futbolseverlere yönelik olarak özgürce objektif teknik-taktik değerlendirmeler sunmak bence çok önemli bir açığı kapatıyor. Bu programlar sunumu yapan arkadaşlar tarafından arşivlenirse, yıllar sonra yeniden izlediğimizde “Vay be!” dedirtecek ve hepimizi duygulandıracak güzel anılar haline gelecektir. Ne güzel… İnşallah böyle devam edersiniz arkadaşlar…

Bu arada foruma katılım sağlanması için yaptığın güzel çağrı da gözümden kaçmadı Özhan, onu da belirtmiş olayım. :blush:

Hepinize teşekkürler…

3 Beğeni

erkan hoca taa sezon başı söyledi.
bu lig başka bir yer ve buranın dinamiklerine göre kadro kurup oynayacağız dedi.
transefrlere en başta eleştiri geldi ama şu ana kadar erkan hoca haklı çıktı.
ilk yarıyı 40 puan ile bitirirsek bile muazzam olacak ki, 43-45 bandı benim tahminim.

ben dün bir tek şeye şaşırdım.
erkan hoca sanki birşey denedi.
deniz-mobre nadir i bir arada oynattı.
bu çok garipti, niye yaptı merak ediyorum.
maçı kaybedebilirdik bu deneme esnasında…

ilginçtir. bunu diğer maçlarımızda da gözlemledim; bizim takım maçın sonucunu biliyormuşçasına kendinden emin oynuyor. bu tip oynayan telaşa meydan vermeden sakin sakin top yapan bir takım daha var: o da başakşehir takımı. iki takımın oyun anlayışı bu noktada birbirine çok benziyor. sonumuz onlara benzemez inşallah…

bu sakinlikte nasıl oluyorda koşu mesafeleri rekorları kırıyoruz anlamadım şimdi. dün akşam bi daha dikkat ettim, takımda depar atan yok yahu… boşa kaçan, çarpraz koşular falan… içinde koşu adı geçen hiç bir faaliyette bulunmuyoruz… çok garip başakşehirde böyle… her iki takımda aynısını yapıyor kısaca… her iki takımda lider, her iki takımında top yapacak, oyunu hızlı çevirecek rakipleri yok…

her iki takımda işlerin bu şekilde yürümeyeceğini düşünüyorlardır sanırsam. yada onları bir kenara bırakalım, inşallah bizimkiler ilerleyen haftalarda işlerin kızıştığı günlerde rakiplerin maça asılacaklarını, devre arasında takviye yaptıkları takımlarıyla karşımıza çıkacaklarını düşünüyorlardır umarım.

bu şekilde oyunu 30m. civarına hapsedip, tecrübemizle çıkış yollarını kapatıp, rakibin hatalarını değerlendirecek ve sonuç alacak oyun anlayışımız, dinamik oyunu benimsemiş atletik oyunculardan kurulu takımlara sökmez çünkü…
oyun alanını daraltıp, blok halinde hareket ederek zaten 1’den fazla gol atamayız. başakşehirde atamıyor. ama her iki takımda bloğun çıkışına dizdikleri başarılı savunmaları sayesinde gol de yemiyorlar… ve arkalarında da güven veren kalecileri var… her iki takımda gol yemiyor zaten…

bizim maçlarda koşu mesafeleri önem taşıyor ama rakibin koşu mesafelerinin de bizimkine yakın olduğunu düşünüyorum. şimdilik bu oyun onlara yabancı kalıyor ama çözeceklerdir yakında…

2 Beğeni

Dünkü maçta oyunu olumsuz etkileyen üç faktör vardı: Saha zemini, hakem ve erken gelen gol. Bu sene ilk kez tribünden maç izledim ve televizyonda göründüğünden çok daha kötü zemin. Bir pası verirken oyuncular iki kere düşünüyorlar. Hakem ise çaldığı sayısız kolpa faulle oyunu zırt pırt durdurdu. İlginçtir biz tribünde çoğunlukla Giresunspor lehine verilen ve çoğunlukla Landel’i yerde gördüğümüz pozisyonlardaki faullere çıldırırken, Giresunlular da bize verilen dandik faullere sinir olmuş. Maçın sonucunu doğrudan etkilemese de, oyun akışını kilitleyen saçma sapan düdükler oldu iki taraf için de.

Ve gelelim bizim takıma. Adana maçında üretken gözükmemizin sebebi golü bir türlü bulamamamızdı. Bu maçta golü erken bulunca, takım oyunu rölantiye alarak son düdüğe kadar gelmeyi amaçladı. Sonucunda ortaya Alper’in sol bekten sağ açığa gönderdiği uzun topu ya da takımın yaptığı üst üste 3 pası alkışladığımız kısır bir maç ortaya çıktı.

Mehmet Abi’nin de dediği gibi savunma kalitemiz ve rakiplerin hücum kalitesizliğine güvendiğimiz ve bu güvenimizin de ilk 11 haftada boşa çıkmadığı bir lig oluyor. Ama ligde senaryo bizim aleyhimize birazcık değişirse -bizden ya da diğer takımlardan kaynaklı olarak-, uzun vadeli hedefe kilitlenmenin verdiği bu psikolojiden kaynaklı olarak, o anda ihtiyacımız olan oyun isteğimiz ve becerimiz oldukça paslanmış olacak.

Önümüzde nispeten kolay üç maç ve ardından da üç tane hedef maç var. Rakiplerimiz haftaya birbiriyle oynamaya başlıyorlar ve bizim onlarla maçlarımız geldiğinde bazıları oldukça hırpalanmış olacak ama bazıları da o süreçten motivasyon ve puan olarak güçlenmiş çıkacak. Önümüzdeki üç haftayı kayıpsız geçip, ADS, Gazişehir ve Denizli maçlarına olabilecek en büyük moral ve puan avantajıyla çıkmamız çok önemli.

1 Beğeni

Yine evvela Alkaralar canlı yayını ekibine teşekkür ediyorum. Çok çok teşekkür ediyorum.

Evet, Akın Çorap Giresunspor’u yenerken oynadığımız oyun, dört gün üst üste çıkarmadan giyilmiş çoraba benziyordu.

Erkan Sözeri’nin

  • kulübü temsil

  • insaniyet

  • “oyuncu grubunu yönetme”, psikolojik liderlik

yetenekleri ancak hayal edebileceğimiz kadar iyi. Buna mukabil, oyun anlayışı ve taktik bakımından, Erdem ve Özhan’ın eleştirilerine kesinkes katılıyorum.

Bir ayrıntıya dikkatinizi çekiyorum:

Altı maçı 1-0 kazanırken, her 1-0’ın tek golünü başka birisi attı!

Hatay-Nobre, Osmanlı-Bekir, AfjetAfyon-Jailton, Altay-Selçuk, Bolu-Sessegnon, AkınçorapGiresun- Ahmet İlhan.

İlginç, di mi.

2 Beğeni

Abi fark da yesek gel sen yine
Benim tribünden uzak kaldığım dönem takım UEFA da şampiyon olacaktı
Alkaralar beni benimsediyse
Sıkıntı Yok demektir
:sunglasses:

1 Beğeni

Hayatımızdan 90 dakika daha çalındı
Ben bu ligi hiç sevmedim
Bitsin bu çile!
1-0 olsun bizim olsun mantalitesi oyun zevkini unutturdu bize
Bu maç özelinde galibiyete hiç sevinemedim

1 Beğeni

O zaman bundan sonraki 1-0’lar için adaylarımız: Nadir, Deniz, Yasin, Ahmet Oğuz, Alper, Claro, Mert, Arnason… Benim adayım Claro… :blush:

Adanaspor beraberliği sonrası takım biraz silkelenmiş ve Bolu maçını daha bir ciddiye almıştık. Defans ve orta saha şimdilik oldukça iyi ancak forvet eksikliği bu maçta da oldukça belirgindir. Devre arasında forvet transferi için galib bir mağlubiyet gerekiyor.
Stadın zemininin oldukça kötü olduğu bilgisayar ekranından bile bariz anlaşılıyor. Cimler yeşil değil turuncu renkte. Ayrıca maçlar hafta içi akşam olunca deplasmandan bile az taraftar olması başka bir handikap.
Oyunculara gelince Yasin oldukça iyi, Bekir dağıldı gidiyor. Selçuk ve Nobre nin yerine yavaş yavaş yeni alternatifler bulmak gerekiyor. Lig uzun ve yorucu.

2 Beğeni

sevgili arkadaşlarım. ilk golden sonra farka gidecez gitmesine de…
geriye düşmüş rakibin arkasına sarkıp boş alanda sürpriz toplar yakaladığımız yok… nasıl olacak ki; bu yaşlı kadroyla kim depar atacak şimdi. oyun alanını daraltıp, pozisyonları sıkıştırıp, rakibi de kendimize uydurarak bizim oyunumuzu oynatıyoruz… bi araştıran oldumu bilmiyorum ama rakiplerimizin koşu mesafeleri bizimkilerle aynı olması lazım… bu kadroda ancak bunu oynar… erkan hocayı tebrik etmek gerekir eldeki malzeme sofradaki ürün meselesinde…

ayağına top yakışan bekir yılmazın bu sıkışık alanda çok daha iyi işler çıkaracağına eminim. çok fazla top kaybı yapan, her anda bi sakarlık çıkaracağı beklenen selçuk şahinden değişmeli olarak daha fazla süre alması gerekir diye düşünmekteyim.
dar alanda kısa paslaşmaları bilenler oynar ancak… diğerleri tabutta rövaşata…

1 Beğeni

mehmet abi iyi ki varsın!

:clap::clap::clap:

1 Beğeni

erdem bi şey iç benden…:smile::smile:

1 Beğeni

Ne dedik…Bozulmayan seyi Tamir etmezler…

Su anda sistem isliyor, aku dolu, motor calisiyor, aksamlarin hepsi sorunsuz, sanziman debriyaj mukemmel.

Eh yolda duz…Mola vermeden yola devam .

Sampiyon olmak icin 3 puani en berbat oynadigin macta bile yerden kaziyarak almak gerek…Bunuda Genclerbirliginden iyi beceren yok ligde

1 Beğeni

Potansiyeli olan, futbol kamuoyu ve taraftarların yüksek beklentilere sahip olduğu takımların sadece iyi oynadığı değil kötü oynadığı maçlarda da kazanması şampiyonluğu getirir derler. Dün akşam böyle bir maç izledik diye düşünüyorum. Puan cetvelinde 19 puana kadar sıralanmış ilk altı takımdan altımızdaki beş takım da üç puan aldı. Biz bu maçta berabere kalsaydık her birine 2’şer puan, yenilseydik 3’er puan hediye etmiş olacaktık. Bu galibiyetle en azından aradaki farkı korumuş olduk. Önümüzdeki üç hafta çok önemli… Boluspor’un Denizlispor, Gazişehir ve Adana Demirspor’la, Denizlispor’un Boluspor’dan sonra kendi sahasında Giresunspor’la, Gazişehir’in kendi sahasında oynayacağı Boluspor dışında deplasmanda Adanaspor ve Giresunspor’la, Adana Demirspor’un da Boluspor deplasmanından önce Altay ve Adanaspor’la oynayacağı maçlarda bu takımların kaybedecekleri puanlar bize yarayacak. Bu üç haftayı da kayıpsız kapatırsak son üç maçımızı oldukça açılmış puan farkının güveni ve rahatlığıyla oynayacağız.

%20hafta%20ma%C3%A7lar%C4%B1

Bu arada bir maçı eksik 19 puanlı Ümraniyespor’u yazmayı unutmuşum. Önümüzdeki üç haftada Ümraniyespor puan kaybetmeyebilir. Bir de 0-0’dan ikinci devresini oynayacakları Balıkesirspor Baltok maçını da kazanırlarsa onlar da sıralamada iyi bir yere gelebilirler. Ümraniyespor’u deplasmanda yenmemiz ne güzel olmuş. :blush:

Biraz önce maçın özetlerine rastladım. Ahmet İlhan bize üç puan kazandıran golü attıktan sonra formasındaki armayı öperek Maraton’a koşuyor. Bütün röportajlarında yaptığı açıklamalarda Gençlerbirliği’ni sevdiğini söylemesi de hep hoşuma gidiyordu, attığı golden sonra armayı öperek taraftara koşması da çok hoşuma gitti. Performansından pek memnun olmayan taraftarlarımız da var tabii ama ben her maçta özveriyle elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını düşünüyorum ve Ahmet İlhan’da takıma ruh veren bir güzellik görüyorum. Ayrıca Altay maçında kritik bir bölgede hakeme Altay lehine “VAR” görevi yapmış olması da ayrı bir güzellik. :blush:

2 Beğeni

Ahmet İlhan ile ilgili görüşlerine katılıyorum abi. Ahmet İlhan’ın takımı sahiplenmesi ve içtenliğinden ötürü bende kredisi çok yüksek şahsen. Altyapıdan çıkan takıma kaptanlık yapan nice oyuncudan daha çok yakışıyor bizim formamıza Ahmet İlhan.

1 Beğeni

Kaçak dövüşme Galip. Lafın kimeyse doğrudan söyle :slight_smile:

1 Beğeni

Ahmet Oğuz ve uğur çiftçi en yakın örnekleri.

2 Beğeni